Pek çoğumuzun boyama kitaplarından aşina olduğu mandala, karmaşık görünümüne rağmen HERKESİN kolayca çizebileceği bir şeydir.
Mandala çizmek, hem Doğu’da, hem de Batı’da kullanılan meditasyon ve terapi yöntemlerinden biri. Mandala onu çizen kişiyi yansıttığı için, çizim yaparken kişi hem kendisini daha yakından tanıma şansı buluyor, hem de çizime odaklandığı için çevresinden az da olsa kopup kendini dinlemeye fırsatı oluyor.
Çizilen her mandala tek ve eşsiz. Daha önce çizdiğiniz bir mandalanın bire bir aynısını çizmek isteseniz bile, elinizin istemeden titremesiyle onu yine öncekinden farklı hale getirebilirsiniz. Sonuçta hiçbirimiz bilgisayar (ya da tablet) değiliz, kopyala-yapıştır tekniği serbest el mandala çiziminde pek işe yaramıyor 🙂
Her mandala evrende tek olduğu için, ona “güzel”, “çirkin”, “iyi” ya da “kötü” oldu demek yanlış. Kıyaslayacak bir şey yok çünkü. Bu açıdan da mandala insanla çok benzeşiyor. Kendimiz (ya da bir başkası) için kullandığımız sıfatlar, toplumun normlarına göre koyulmuş. Yoldan geçen bir kıza bakıp “Ne kadar da güzel” diyoruz. Neye göre? Kime göre? Kendimizi beğenmiyoruz, çirkinim diyoruz. Neden? Bunlar yanlış, çünkü tıpkı mandala gibi her insan da evrende tek ve eşsiz. Mandala çizdikçe, bunu anlamamız ve kabullenmemiz kolaylaşıyor. Bu bakımdan mandala, kişinin kendini olduğu gibi kabul etmesine yardımcı oluyor.
Evet, şimdi gelelim mandala çizmek için ihtiyacımız olan araçlara.
- Kağıt
- Kurşun kalem
- Silgi
- Keçeli kalem (renkli ya da siyah)
- Pergel
- Cetvel
- İletki (açıölçer)
Mandalayı çizilmesi kolay hale getiren şey, çizime başlamadan önce hazırlanan şablon. Bu şablon sayesinde çizimi küçük parçalara bölüp, adım adım o parçaların içini dolduruyoruz. Aldığım dersler ve araştırmalarım sonucunda, iki farklı çeşit şablon çizme yöntemiyle karşılaştım. Temelde ikisi de aynı ama izledikleri yol farklı. Aşağıda iki yöntemi de detaylı olarak anlatıyorum. Hangisi size daha rahat geliyorsa, onu kullanın.
Yöntem 1: Daireyle başlama
Pergeli kağıdın aşağı yukarı orta noktasına koyun. İğneyi hiç kaldırmadan, istediğiniz aralıklarla merkezi aynı olan daireler çizin. Pergelin yerinden çıkmaması için birkaç kağıdı üst üste koyun ve iğnesini biraz bastırın.
İletkiyi alıp, orta noktasını dairelerin merkezine yerleştirin.
Sırada daireleri bölme işlemi var. Bu, mandalanızın ne kadar fazla (ya da az) dilime sahip olacağını belirleyecek. Unutmayın, daireyi eşit dilimlere ayırırsanız, mandalanız daha düzgün gözükür.
Başlangıç için 45 derece uygun. Kurşun kalemle hafif bir şekilde 0, 45, 90, 135 ve 180 derecenin denk geldiği yerlere birer nokta koyun.
İletkiyi ters çevirip, aynı işlemi dairenin altı için de uygulayın.
Şimdi şablonun çizgilerini çizeceğiz. Dikkat edin, bütün çizgilerin merkezden geçmesi gerekiyor. Cetveli bir noktanın üzerine yerleştirin, merkezden geçecek gibi ayarlayın, ve karşısında kalan noktaya kurşun kalemle hafif bir çizgi çizin. Bunu bütün noktalar için uygulayın.
Çizgi hem iki noktayı birleştirecek, hem de orta noktadan geçecek. Sol taraftaki gibi. Sağ taraftaki resimde nasıl olmaması gerektiği gösteriliyor.
Ve şablonunuz hazır! Mandala çizmeye başlayabilirsiniz.
Yöntem 2: Çizgiyle başlama
Kağıdın orta noktasını bulun. Kurşun kalem kullanarak, cetvelle boydan boya yatay bir çizgi çizin.
İletkiyi orta noktaya koyup, mandala dilimlerinin açılarını işaretleyin. Ben yukarıdaki örnekte olduğu gibi 45 derecelik açılar kullanacağım. 0, 45, 90, 135 ve 180 derecenin olduğu yere birer nokta koyun.
İletkiyi ters çevirip, aynı işlemi çizginin altı için uygulayın.
Noktaları ve kağıdın orta noktasını kullanarak, çizgileri birleştirin. Unutmayın, bütün çizgiler orta noktadan geçmeli. Bu işlemi kurşun kalemle ve kalemi çok bastırmadan yapın.
Bu şekilde çizgileri çizin.
Kılavuz çizgileriniz hazır. Şimdi pergelinizi alın, orta noktaya koyun, ve iğnesini hiç kaldırmadan farklı büyüklükte birkaç daire çizin. İğnenin kaymaması için ya bir deftere çizin, ya da kağıdınızın altına birkaç kağıt daha koyun ve iğneyi hafiften bastırın.
Şablonunuz hazır! Artık mandala çizmeye başlayabilirsiniz!
Desen çizimi
Mandala, istediğiniz her türlü deseni çizmenize olanak veren bir sanat. İster soyut, ister somut desenler kullanın, hiç önemi yok. Önemli olan, mandala çizerken kendinizi rahat bırakmanız, stres yapmamanız, ve keyif almanız.
Genellikle mandala çizimine en küçük daireden başlanıyor, merkezden yani. Ama bu bir kural değil. Eğer isterseniz en dış daireden de başlayabilirsiniz. Ben bu örnekte merkezden dışa doğru gideceğim.
Keçeli (ya da tükenmez) kaleminizi alın, ve şablonun ortasına bir desen çizin.
Daireyi tamamlayana kadar bu deseni tekrar edin. Unutmayın, önemli olan o anda çizdiğiniz desene odaklanmak. Önceki nasıl oldu, sonraki nasıl olacak diye düşünmemeye çalışın. Eğer desenleri çizerken kağıdınızı çevirirseniz, daha rahat çizim yaparsınız.
Ve merkez desenini bitirdik. Şimdi sırada ikinci daire var. İlk dairede olduğu gibi, istediğiniz bir deseni çizin.
Diğer parçalara da bu deseni çizin.
Eğer isterseniz, çerçeve oluşturma amaçlı şablondaki dairelerden birinin üzerinden geçip, koyu renkli bir daire elde edebilirsiniz.
Bir sonraki dairede biraz farklı bir şey deneyin. Örneğin, şablonun parçalarını değil, parçanın aşağı yukarı ortasını sınır alıp bir desen yapın.
Önceki aşamalarda olduğu gibi, diğer parçaları da doldurun.
Desen çizmeye devam ediyoruz. Arada zıtlık yaratmak için desenleri daha koyu çizebilir, ya da içini doldurabilirsiniz.
Çizdiğiniz desen gözünüze çok basit (ya da boş) gelirse, içini doldurun. Unutmayın, istediğiniz herşeyi yapmakta özgürsünüz!
Elinizdeki pergel, üzerine kalem takmanıza izin vermeyebilir. Bu durumda çerçeve olarak çizeceğiniz daireleri serbest el çizmeniz gerek. Evet, mükemmel olmuyorlar. Ama bu sizi durdurmasın, çünkü hayatta ne mükemmel ki? Ayrıca pratik yaptıkça, serbest el daireleri daha rahat çizmeye başladığınızı göreceksiniz.
Oldu da bir yerde eliniz titredi, ya da daire yamuk oldu, ve bu sizi rahatsız ediyor. Hiç sorun değil. Daha kalın bir kalemle dairenin üzerinden geçip onu kalınlaştırabilirsiniz, ya da aynı kalemle biraz üstünden aynı daireyi çizebilirsiniz. Daha koyu olan bu daire, çiziminize güzel bir zıtlık da katar.
Dış dairelere geldikçe, fark edeceksiniz ki, çizeceğiniz desen alanı büyüyecek. Alan büyüdü diye desen de büyüyecek diye bir koşul yok. Alanı ikiye, üçe, dörde bölebilirsiniz. İsterseniz bunu açıölçer kullanarak yapın, isterseniz göz kararı, tamamen size kalmış.
Eğer isterseniz, kalan yerleri dilediğiniz gibi doldurun.
Mandalanız istediğiniz büyüklükte olabilir. Şablonda sekiz daire olsa bile, beşinciye geldiğiniz zaman “Yeter bu kadar” deyip bırakabilirsiniz. İlle de bütün daireleri doldurmak zorunda değilsiniz.
Ben bu noktada mandalayı bitireceğim. İsterseniz siz devam edin.
Eğer daha temiz gözüksün isterseniz, kurşun kalemle çizdiğiniz çizgileri silebilirsiniz. Sonra da ister böyle bırakın, ister boyayın.
Mandala çizdikten sonra ne yapılmalı, ne yapılmamalı?
Mandalanıza şöyle bir göz atın. Çok basit şekiller kullanarak, ne kadar karmaşık, ne kadar güzel bir şey çıkardınız ortaya, değil mi? “Hata” dediğiniz, yanlış yaptığınızı düşündüğünüz yerler belli bile olmuyor. Hedefinize de ulaştınız. Sonuçta mandala çizmek için yola çıktınız, ve bir mandala çizdiniz. Tebrikler!
Tibet’teki Budist tapınaklarında kum mandalası yapma geleneği var. Evet, aynen düşündüğünüz gibi bir şey, mandala kum kullanarak oluşturuluyor. Mandala bittikten sonra da, bir seremoniyle yok ediliyor. Bunu, her ne kadar uğraşırsak uğraşalım, hepimizin gideceği yerin aynı olduğunu ve hiçbir şeyin kalıcı olmadığını vurgulamak için yapıyorlar. Önemli olan gittiğiniz yer değil, yaptığınız yolculuk. Sonuç değil, o sonuca ulaşmak için izlediğiniz adımlar.
Mandalanızı isterseniz yırtıp atın, isterseniz birine hediye edin, isterseniz duvarınıza asın. Kendimle çelişeceğim evet, ama ortaya çıkan sonucun çok güzel olduğuna adım gibi eminim.
Çünkü onu SİZ yaptınız, ve aynı sizin gibi eşsiz.